15 Haziran 2009 Pazartesi

Gelibolu,Uzun beyaz bulut ,Buket Uzuner


"Çanakkale 2000 Çanakkale Savaşları'nda ölen büyük dedesinin kayıp mezarını aramak için Gelibolu'ya gelen Yeni Zelandalı genç bir kadın ve Çanakkale Milli Parkı'nda bastonuyla dolaşan Türk Nine'nin akıllara durgunluk veren seksen beş yıllık sırrı... Çanakkale 1915 Osmanlı teğmeni Ali Osman Bey ile Anzak Er Alistair John Taylor'ın birlikte insanlığa verdiği dehşetengiz ders.. Tarih kitaplarında yer almasına henüz hiçbir milletin izin vermeye hazır olmadığı büyük insanlık sınavı: Aynı adam aynı savaşta iki düşman ülkede savaş kahramın olur mu? Ya da: Tarih düz okunacak bir metin midir? Ve tarih yeniden yazılmalı mıdır? Buket Uzuner, romancılığının doruklarında bir başyaptı daha imza atıyor." diye yazmislar kitap hakkinda arka kapakta. Bu cok iyi yazilmis kitabi uc dort icinde okudum diyebilirim. Araya isler,baska dergiler,oyalayacak baska aktiviteler girdi ama bu kitabi da cabucak bitiriverdim. Elime alabildigim zamanlar 1 saattan once birakamadim,gece okuyup su aralar cok yorgun olmama ragmen.

Canakkale savasini okullarda ogrendik ama bu kitap ile birebir o vahseti yasadim. Hem kendi askerlerimiz hem hic alakasi olmadan Ingiltere icin savasan zavalli Yeni Zellandali ve Avustralyali askerler icin uzuldum. Ataturk'un buyuklugunu bir daha gordum. Savasi tam gercek hali ile son derece akici bir dille anlatmis Buket Uzuner. Iciniz aciyor ama"ay ne kadar bayici,detayli,fenalik getiren bir kitap" demiyorsunuz. Merak icinde ve uzulerek okuyorsunuz. Buyuk dedesini aramaya gelen Viki ve karsilastigi Beyaz nine ile yasadiklari sizi merak edilen sonra goturuyor. Aralarindaki konusmalara ve yasanan olaylarlara biri Turk biri Yeni Zellandali askerin ailelerine yazdiklari ama yollayamadiklari huzunlu mektuplar eslik ediyor.

B.Uzuner iyi bir arastirma ile Canakkale Savasi gercegini cok guzel bir hikaye de yaratarak anlatmis. Kitapta hem tarihi bilgiler var, hem insani. Cok duygunun bir arada toplandigi acinin yanisira sevgi ve ask ile dolu bir kitap.


Hiç yorum yok: