13 Ekim 2009 Salı

Bit Palas, Elif Safak

Ben bu kadini cok sevecegimi biliyorum zaten ta en bastan. Bir cirpida bu kitabini da bitiriverdim. Ask hakkinda yazarken ilk bu kitabini aldigimi ve Elif Safak diye bir yazarin oldugunu o gun ogrendigimi belirtmistim. Kitabin kapagina bayilmistim ve ayrica yazarin Turk olmasi ilgimi cekmisti.

Bit Palas'i Italyanca okumak ilgincti ama acikcasi Turkce'de okumak isterim birgun.Ama anladigim kadari ile cok iyi cevrilmis cunku kitabi elimden birakamadim. Ilk okudugum kitabi Ask'ta nasil akici bir dil varsa, bu cok daha detayli kitabinda da dili akici geldi bana.

Ben cok sevdim bu kitabi. Bonbon Palas apartmani ve onun sakinlerini hikaye ediyor kitap guya. Bir daireden bir daireye atlayarak bu kisilerin korkulari,mutluluklari,yanlislari,sirlarini hikaye ediyor. Hikaye icinde hikaye var kitapta. Orhan Pamuk'u animsatan inanilmaz detay iceren uzun paragraflara Pamuk manyagi olarak tabii bayildim. Inanilmaz bir hayal gucu ve cok kuvvetli bir tasvir yetenegi var Elif Safak'ta. Konu sadece Bonbon Palas sakinleri de degil; birde cop ve bocekler uzerine yaptigi tanimlamalar ve yorumlar ve genel olarak kitapta devamli deginilen cop ve cop kokusu var. Kitabin kurgusuna bu basit gorunen konular o kadar guzel baglanmiski.Ayrica cok sasirtici bir son bekliyor okuyucuyu.

Her zamanki gibi anlatmiyorum cunku okuyanlar olacaktir diye. Kisa ve oz yorum yapiyorum.Orhan Pamuk'un benim icin basyapiti olan Kara Kitap'i okurken cok alt cizmistim. Bu kitabi okurken de inanilmaz derecede alt cizdim. Bu kitapta daha cok kahkaha attim. Ara ara huzunlendim de. Aslinda roman olarak hic alakasi olmasa bile uzun tasvirleri ve Istanbul ile ozdeslesme ve sehri bir insan gibi gormesi bana Kara Kitap'i animsatti. Bence Pamuk ve Safak Istanbul'a benzer gozler ile bakiyorlar. Safak tabii ne kadar Istanbul sehri ile ic ice olmus bilemem. Pamuk kadar bu sehirde yasamamis sanirim ama iyi gozlemlemis. Umarim Istanbul'da gecen baska kitabi vardir. Bakalim okudukca gorecegim.

Degisik yasamlar,kisiler,inanislar ve dusunceler bir arada toplanmis kitapta,ne bileyim cok sevdigim turlu yemegi gibi. Fakat hepsi birbirine yakismis,uymus ve cok guzel bir kurguda yazilmis ve hic dikkatiniz dagilmadan okuyorsunuz ve inanilmaz zevk aliyorsunuz. Ben cok severdim o turlu yemegini benim gibi duskunleri beni anlar. Degisik sebzeler bir arada ama hepsi uyum icinde birlikte nefis tadi olan bir yemek olusturmuslar. Ne eksik var ne fazla...

Benim gibi detay sevenlerin hic bikmadan okuyacagi bir kitap. Uzun aciklama ve detaylari sevmeyenler; uzun cumleler icinde bogulup, kitabin ozunu anlamadan tekrar rafa birakabilirler ve kitaba yazik olur acikcasi..

2 yorum:

ortakahve dedi ki...

carriemelcim ilk fırsatta kitabı alıp okuyacagım..tavsiyen için saol..yağmurdan ıslanmış bahçemden sevgilerle

Cem67 dedi ki...

Elif Şafak yeni neslin yazarı bence;onlara yazıyor,
bizlerin kara kitabı okuduğu zaman değil yani,kitablarını okumadım ama
kara kitabın etkisi kırk yılda bir yakalanabilir
ki;yayınlanışından bu yana da kırk yılda geçmedi :)
fakat anlattıkların Bonbon palas;
çöp ve kokusu hakkında detaylar;
konunun istanbul içinde geçiyor oluşu kitabı çekici yapıyor;
seninde iyi anlatımın eklenince,
daha da çekici :)