Cumartesi akşamını dört gözle bekliyordum. Sonunda İtalya'da ilk defa gösterime giren Yasak Gezegen yani Il Pianeta Proibito müzikaline gideceğimiz gün gelmişti. Kalabalık bir kız grubu saat altı gibi buluştuk. Herkes siyahlara bürünmüş ve topuklu ayakkabılar giymişti. Şık şık tiyatroya yakın olan aperatif alacağımız Sio bara gittik. Orada bir güzel Negroni'lerimiz eşliğinde, açık büfe de karnımızı doyurduk,muhabbet ettik.Müzikal Arcimboldi tiyatrosundaydı. Bu mekandan Simply Red konser yazımda bahsetmiştim.Bu yeni yapıyı çok beğeniyorum. Her yerden sahneyi görüyorsun ve ses sistemi süper. Bu iki fotoğraf dışında başka çekemedim. Scala'da yaptığım gibi sanatçılar selam verirken bile mümkün olmadı. Hemen gelip lütfen çekmeyin,yasak diye uyarıyorlardı. Yerimiz üst balkondu ama gayet iyi görüyorduk. Çoğu zaman sanatçılar seyirci arasına karıştı ve sahne aşağısında dans ettiler. Ah keşke önden aşağıda bilet alsaydık dedik.
Tiyatronun barının oldugu alan çok hoş ve geniş. Üst balkonun devamına açılan bir terastan aşağıyı yani giriş bölümünü seyredebiliyorsunuz.Birde buradan fotoğraf çektim.
Müzikali çok ama çok beğendim. Zaten koreograf Luca Tommasini'yi çok severim. Eski balerin ve inanılmaz bir yaratıcılığa sahip. Forbidden Planet adlı 1956 yapımı bir bilim kurgu filmden ilham alan Return to Forbidden Planet rock müzikalini ilk defa Italya'da kendine göre yeniden uyarlamış ve çok iyi bir iş başarmış. Başrolleri paylaşan sanatçılar çok iyiydi zaten ama aynı zamanda son zamanların meşhur talent şovu X-Factor'a katılan bazı gençlere de rol vermiş. Zaten hepsinin sesi muhteşem. Gençlere böyle bir olanak tanıdığı için kendisini tebrik ediyorum.
Esas müzikalde 1950 ve 1960 yıllarının rock'roll klasiklerine yer verilmiş. Tommasini'de kendi müzikalinde bazılarına yer vermiş. Bu meşhur şarkıları Italyanca dinlemek garip geldi ama sözleri güzeldi. Son bölümde iki aşık yani uzayda Shakesperia adlı gezengende yaşayan Miranda ve oraya inen uzay gemisinin kaptanı Tempesta tüm İtalyan aşk şarkılarından bir potporü yaptılar. Nefisti. Zaten İtalyan aşk şarkıları çok güzeldir. Altmışlı yıllardan günümüze kadar hepsini derleyip sunmakta Luca Tommasini'nin bu müzikale kattığı yenilik olmuş. İtalya uyarlamasına bundan orijinal bir buluş düşünemiyorum.
Bilim kurgu filmden ilham alan müzikal de bir bilim kurgu müzikali tabii. Konusunu yazmıyorum uzun uzun, merak eden verdiğim linklere bakabilir. Görüntü ve ışık efektleri son teknoloji ile yapılmıştı ve kendimiz uzayda zannettik resmen. En güzeli bütün bu kozmik ortam içinde metnin büyük bir kısmı Shakespeare'in eserlerinden atıflardan ibaretti. Tüm konuşmalar Hamlet,Othello,Macbeth,Bir Yaz Gecesi Rüyası veya Romeo Jülyet gibi meşhur eserlerden alıntılardan oluşuyordu tabii ki ana konuya yakıştırılmış olarak. Tek kelime ile muhteşem ve çok değişikti.
Mutlu mutlu çıktık. Dans,şarkı,tiyatro yani Shakespeare,çok iyi kostümler ve çok iyi sese sahip sanatçılar, özel efektler... Çok doyurucu idi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder